Tag Archives: cinsellik eğitimi

Seks 102

Seks eğitimi aldım, bilen biliyor. Partnerim bana verdi dersi, yoksa öyle online kurs değil, sertifikalı eğitim falan da değil. Seks101 de dediydik bu derse. Özünde, partnerime nasıl ilgi gösterebileceğim ve onu nasıl memnun edebileceğim üzerineydi ders. NŞA yapmadığım şeylere odaklandık; doğru dürüst öpüşmek, parmakla uyarma, vibratör kullanmak gibi.

Gizli amacımız, haftada en az bir kez partnerimin hoşuna giden şeyler yapacağımı garanti etmekti. Böylece 13 haftalık tam bir program hazırladık. Arada sırada çuvalladıysam da, her dersin çıkışında hoca hayatından memnundu ve kendisine ilgi gösterilmiş olduğunu hissediyordu.

Neyse, haftalar birbirini kovaladı. Final sınavı geldi çattı. Ben de C aldım sınavdan (100 üzerinden 72 aldım). Yani dersi geçtim. Ama pekiyiyle değil, iyiyle bile değil.

Sömestr bittikten sonra birkaç hafta ara verdik (sekse değil, derslere ara verdik). Şimdi ne yapacağımızı konuştuk. Benim, sevişmelerimizde partnerime ilgi göstermeyi ve onun memnun edecek şeyleri yapmayı alışkanlık edinmeye başladığım sonucuna vardık.

Bu son cümleyi tekrar edeyim.

Benim, sevişmelerimizde partnerime ilgi göstermeyi ve onun memnun edecek şeyleri yapmayı alışkanlık edinmeye başladığım sonucuna vardık.

Ama, partnerime, onun istediği ölçüde ilgi göstermeyi ve onun memnun edecek şeyleri yapmayı alışkanlık edinmeye başladığım sonucuna varmadık. Yani, seviştiğimizde her şey iyi hoş, ama bakalım bakalım “yeterli” sıklıkta sevişiyor muyuz? Yanıt hayır çıktı. Sonuç olarak partnerime yeterince ilgi göstermemiş oluyordum.

O zaman dedik, Madem öyle dersin devamını tasarlayalım, böylece hem yeni şeyler deneriz, hem de haftada en az bir kez ilgi göstereceğimi garanti etmiş oluruz. Hoca dedi ki benim öğrenmem gereken 13 haftalık materyali yokmuş. (Oley!) O yüzden, sırf birlikte denemek için yeni şeyler koyduk müfredata.

Bu Seks102 dersi, sanki biraz seminer dersi gibi olacak. O yüzden her hafta ders notlarımı yazmayı düşünmüyorum.

Yine de, müfredatı seninle paylaşmak istedim.

1. hafta: Öpüşme

Bu, Seks101’in ilk dersinin aynısı. Hala beceremediğime ve konuya gereken ilgi ve alakayı da göstermediğime göre, tekrar edelim dedik.

2. Hafta: güvenlİ bölgeler

Bu da Seks101’in final sınavında çuvalladığım konulardan biri olduğu için yeniden müfredata eklendi. İçerik kabaca aynı olacak, maksat bu “ön sevişme” de diyebileceğimiz şeyleri özümsememi sağlamak.

3. hafta: havlu & el

Bu ders benim için biraz gizemli. Anladığım kadarıyla, havlunun pütürlü yüzeyi çok hoş bir his mi verirmiş ne, sırf parmakla klitorisi uyarmak yerine havlu ve parmakla klitorisi mi uyaracakmışım, öyle bir şeyler. Eğer sonunda enteresan bir şey çıkarsa haberdar ederim, ama -aramızda kalsın- pek sanmıyorum.

4. hafta: duş

Bu herhalde birçok insanın fantezisi. Duşta, sabunun kayganlığı, ıslak ıslak olaylar falan. Tabii benim duşta ereksiyon sorunlarım falan olacak. Ama yine de eğlenceli olabilir mi acaba diye deneyelim dedik.

5. hafta: küçük oyuncak + masaj

Başlık aslında olup bitecekleri pek anlatmıyor. Burada asıl mesele küçük oyuncaktan ziyade masaj olayı. Masajı nereye yapacağımı sor, bi sor bak, sor bi.

Efendim, ayıptır söylemesi, kimi insanlar ellerini yumruk yapıp partnerimin rektal bölgesine masaj yaparlarmış. (Burada fisting olaylarına girmiyoruz kesinlikle, hemen sil aklından o görüntüleri. Ya da silme, ne halin varsa gör. Beni ilgilendirmez.)  Benimse tüm anal rektal olaylarla ilgili derin tabularım var. İşte bu tabuları aşmak için bu yöntemi deneyelim dedik. Her şey kıyafet üstünden yapılacağı için üstesinden gelebilirim sanıyorum. Hayırlısı bakalım.

6. hafta: kadın prezervatİfİ

Bu dersin adı üstünde. Hiç kullanmadık şimdiye kadar, denemedik bile. Deneyelim dedik.

Ben kendi penisimi plastik bir şeyle sarmaya alıştım çoktan. Ama penisimi plastik bir şeye sokmak? Göreceğiz.

7. hafta: rİTİMLİ büyük oyuncak

Burada büyük vibratörle penetrasyonu çok yavaş ama sabit bir ritmle deneyeceğiz. Benim kendi başıma yapamadığım bir şey, çünkü aynı kasları uzun süre kullandığımda canım acımaya başlıyor ve ya pozisyonu ya da hızı değiştirmem gerekiyor. Oysa elimde bir aletle bunu deneyebilirim.

8. hafta: büyük oyuncak + ağız

Önceki derste denemediğimiz bir şeydi, vibratörle penetrasyon esnasında cunnilingus yapmak.

9. hafta: kadın üstte

Bu benden çok partnerim için tasarlanmış bir ders. Hala, onun üstte olduğu durumda kalçasını nasıl hareket ettirmesi gerektiğini keşfedebilmiş değil. Bundan kastım, beni memnun etmesi değil. Kendisi de pek öyle keyif alamıyor. Tuhaf işler. Biraz onun deney yapmasına ve benim yaptıklarıyla ilgili eş zamanlı yorumlarıma dayalı bir ders olacak muhtemelen.

10. hafta: oturarak

Bunun da adı üstünde. Ben ikimizin de oturur halde olduğu bir pozisyonda penetrasyonun geometrik olarak imkansız olduğunu düşünüyorum. Buna tek istisna, benim (kol koyacak yeri olmayan) bir sandalyeye oturmam partnerimin de üstüme oturması olabilir. Böylece de önceki haftanın devamı gibi oluyor bu ders.

11. hafta: Özet

Bu, önceki haftaların bir çeşitlemesi olacak.

12. hafta: fİnal sınavı

Denediğimiz bazı şeyleri ve öğrenmem icap eden (öpüşme, güvenli bölgeler gibi) şeyleri test etmeye bir hafta ayırdık, tıpkı Seks101’de yaptığımız gibi.

13. hafta: benİM fantezİm

Bu da bana bir çeşit ödül gibi. 25 hafta boyunca öyle ya da böyle partnerime ilgi göstermeye çalıştığım için, bu son haftayı benim seçeceğim bir fanteziye ayırdık. Gerçi ben süper vanilya bir insanımdır, hiç öyle fantezilerim falan da yoktur; deyip geçiştiresim var, ama partnerim önerdiğinde, ya aklıma ilginç bir şey gelirse diye düşündüm ve ses etmedim.

*

Dediğim gibi, bu derste düzenli not tutmayacağım için tüm bu derslerde olan biteni detayla anlatmayacağım. Ama arada enteresan bir şey fark edersem sırf onunla ilgili bir şeyler yazabilirim elbette.

O olsa nasıl yapardı?

Seks 101 dersimden C aldığımı anlatmıştım, ama son ders bu değildi. Son ders, final sınavının bir kısmının cevap anahtarı gibiydi; yani oturdum partnerimin mastürbasyon yapışını izledim.

Aslında belki de bunu daha sık yapmak lazım. Sözde böyle bir porno kategorisi var, ama bana öyle geliyor ki burada kadınlar aslında erkeğin hoşuna gidecek şeyler yapıyor, ya da en azından erkeği heyecanlandıracak tepkiler veriyorlar.

Soru enteresan: Benim yerimde o olsa, nasıl yapardı?

Bu soruyu iki türlü düşünüyorum, ve esasında bu son dersi yaptığımızdan beri (yani iki aydır falan) düşünüyorum.

  1. Benim yerimde o olsa, onu nasıl uyarırdı?
  2. Benim mastürbasyonuma kıyasla onun mastürbasyonu ne açılardan farklıdır?

Benİm yerİmde o olsa, 1. versİyon

Başka yerlerde de söylenmiş olsa gerek, ama bu dersimde özellikle fark ettiğim için değinmeden geçemeyeceğim: Aklımın erdiği kadarıyla, kadınlar, belli bir hareketin uzunca bir süre tekrar edilmesinden hoşlanıyorlar. (Bu, klitoris etrafında veya üstünde dairesel veya doğrusal hareketler olabilir.)

Biraz “kuantik” işliyorlar yani. Belli bir enerji seviyesinde uzunca süre uyarıldıktan sonra, başka bir enerji seviyesine “sıçrıyorlar”. Bu yeni seviyede dairesel-doğrusal hareketi değiştirebilirsin, ya da sadece elini/dilini daha hızlı veya daha sert hareket ettirmeye başlayabilirsin.

Bunları böyle diyorum ama, akıl değil ilham vermeye çalışıyorum tabii. Sen yine de böyle işlere girişmeden önce kendi partnerine bir danış derim, ya da en azından, öncesinde bir kere denemek istiyorsan, sonrasında konuşun bence.

İkinci gözlemim, tüm olan bitenin son derece sessiz oluşu. En en en son ana kadar, eğer ne yaptığını görmüyorsan, durumu fark dahi etmemen mümkün. Gerçi, orgazm anında – yine pek ses olmasa da – bedenin sarsılışından olaya uyanabilirsin. Bu sessizlik eskiden beni çok şaşırtıyordu, sanki doğru şeyi yapmıyormuşum da partnerimin canı sıkılmışmış gibi hissediyordum. Ama bak, o kendi işini kendi gördüğünde bile sükunetini bozmuyormuş.

Benİm yerİmde o olsa, 2. versİyon

Belki daha ilginç soru, erkek mastürbasyonu ile kadın mastürbasyonunu kıyaslamak. Tabii ben burada erkek-kadın diye genelliyorum ama kıyaslayacağım şey epi topu birer kişi olacak. Neyse, soru genel olarak da ilginç, onu demeye çalışıyorum.

Mesela fark ettim ki ben kendi kendime takılırken ön sevişme denebilecek hiçbir şey yapmıyorum. Ne kendimi okşuyorum, ne bir şey. Oysa bu derste hoca her şeyden önce kendine dokunarak ve yavaş yavaş genital bölgeye ilerleyerek başladı. Birkaç dakikasını aldı klitorise ulaşmak. Ben hiç böyle şeylerle uğraşmıyorum kendi başımayken bile.

Tabii tüm erkekler adına konuşuyormuş gibi olmayayım. (Ya da tüm kadınlar adına. Belki başkaları da benim gibi apar topar dalıyordur genital bölgeye.)

Ben, kendi şahsi deneyimimden hareketle, partnerimin doğrudan genital bölgesine çok nazik biçimde dokunarak başlayabileceğimi düşünmüştüm. Bu yanlışmış. Çünkü o ben değilmiş. Ne acayip şeyler öğreniyor insan hayatta, bak benden başka insanlar da varmış.

*

Böylece bu sömestrın sonuna geldik. Şimdi birkaç hafta ara vereceğiz derslere. Bu arada da sonra ne yapacağımızı konuşacağız.

Son olarak: Bu dersten bahsettiğimiz birkaç arkadaşımız fikri çok enteresan buldular. (Hemen kendi müfredatlarını hayal ediverdiler.) Ama partnerleriyle bunu konuşamayacaklarını, partnerlerinin asla böyle bir şeyi kabul etmeyeceğini falan filan feşmekan söylediler.

Haftada N kere mi sevişiyorsun partnerinle? Bak yılda yaklaşık 50N eder. Dört yıl birlikte olsanız, 200N eder. Her biri en kötü ihtimalle yarım saat sürse, 100N saat demek. Bunca zamanı, hele ki birlikte-zamanı biraz daha kaliteli geçirmek için verilecek emeğe değmez mi? (Üstelik, bu insandan ayrılsan bile, öğreneceklerinin bir kısmını sonra da kullanabilirsin belki.) Diyeceğim şu: Ders mersle kasmaya gerek yok, biz kasıyoruz çünkü kasıntı insanlarız. Ancak; Konuşasınız! Konuşunuz!

İlişkilerin cheat mode‘u, açık açık konuşmaktır.

Seks sınavı: C aldım.

Cinsel performansın için sınava girsen kaç alırsın? Yazılı değil, sözlü değil, bildiğin laboratuvar sınavı. Sınavı da herhangi biri değil, partnerin notlandıracak.

Ben 100 üzerinden 72 aldım. Yani C eder. Dersi geçtim, ama not yükseltmek istesem yerinde olabilir.

Sorular kazıktı. Üstelik, yalayıp yuttuğum son konulardan da çıkmadı.

Sınav şöyleydi:

ÖPÜŞME (5/20)

Hocanın öpüşmeye bu kadar ağırlık vermesinin sebebi, bu konuya gereken önemi vermediğimi düşünmesi. Ve gayet de haklı.

Dedi ki, sınav süresinin en az beşte birini öpüşmeyle geçir. Ben de geçirdim. Ama arkadaş ne geçmek bilmez zamanmış. Öp öp nereye kadar?

Neyse işte, değerlendirmeye bakılırsa, ne yavaşça hızlanmaya (crescendo) kafa yormuşum, ne de dil kullanma olaylarına.

Tüm bu dersi partnerime ilgi göstermem ve bunu öğrenmem amacıyla yaptığımız için, ne kadar içten içe isyan etsem de (söksün böşte büri öbüşme mi ölörmöş löö), eyvallah dedim.

Öpüşmeden sınıfta kaldım. Ayrıca özel ders almak lazım.

GÜVENLİ BÖLGELER (2/10) ve MEMELER (8/10)

Güvenli bölgelerde de sorun crescendo olayını atlamış olmam. Ben boynunu falan öperken gayet eğlendim açıkçası. Ama yavaş yavaş gerilimi arttırmadığım için bir noktadan sonra partnerimin canı bile sıkılmış.

Bu rezil ve gergin başlangıcı neyse ki memelere gelince atlattım. Buradan sonra, aslında daha zor olması gereken ve dersler başlamadan önce beni en çok geren kısımlarda işler daha kolay oldu.

Bu da bana, ön sevişme konusunda hala ne kadar maço olduğumu hatırlattı. Olay porno sitelerin popüler kategorilerine gelince hayat güzel; yok, partnerini ilgilendiren (ve esasında, bir bakıma, onun için cinselliğin üçte birini oluşturan) şeyler yapmaya gelince yalapşap yap geç.

HARDCORE OLAYLAR (57/60)

Bunların ardından elle klitorisi uyarma, parmakla penetrasyon, ağızla uyarma ve bunların kombinasyonlarına geçtik. Derslerin son üç haftasını ayırmış olduğumuz vibratörlere sınavda yer yoktu.

Bu bölümde pek yanlış bir şey yapmamışım, hocanın dediğine göre. O yüzden de çok üstünde durmayacağım. Tek diyeceğim, eğer partnerinin tepkilerini izlersen ve hata yapıp olayı soğuttuğunda baştan başlamaya sabrın varsa, çok büyük hatalar yapman mümkün değil. (Tabii, eğer sınav ortamında değilseniz, partnerinin sana kopya vermesi de iyi olabilir.)

*

Bu sınavdan ve sınav sonucundan ne anlamam lazım?

A (pek iyi/excellent) değil. B (iyi/good) değil. Ama D (geçer/sufficient) kadar da kötü değil. C için genelde “yeterli” denir, İngilizcesi satisfactory, yani “tatmin edici”.

Bir bakıma, istediğim şeyi elde ettim: böyle bir seks hayatımız olsa partnerim tatmin olurmuş.

Ama işler “iyi” değil.

Öte yandan, derse başlarken amacımız benim dersi geçmem değildi. 13 hafta boyunca, her hafta en az bir kez partnerime ilgi göstermek için özel çaba sarf etmemdi. Bu anlamda, ders başarılı oldu ve hedefine ulaştı.

Yeni dersler ve yeni müfredat arayışına giriştik bile.

*

Haftaya son derste gözlem yapacağım. Sınavda sorular bu kadar öpüşme dokunma odaklı olduğuna göre, başta hayal ettiğim gibi cevap anahtarını görmem pek mümkün olamayacak. (Ya da, en azından belki sınav içeriğinin yarısının yanıtları hakkında bir şeyler öğrenebilirim.)

Plastik penis maceraları

Önceki derste titreşimli yapay penisle tanışıp kaynaştıktan sonra, Seks 101 dersinde bu hafta sözde bir yandan aletle penetrasyon yaparken bir yandan da elimle klitorisi uyaracaktım.

Tam olarak öyle olmadı o iş.

Derdimi anlayabilmen için, tüm bu olayların sırasında işe bol miktarda krem karıştığını söylemem lazım. Yapay penis nihayetinde plastik bir alet olduğundan önce kremlemen gerekiyor, bu bir. Sonra, elinle klitorise doğrudan dokunacaksan elini ıslatman gerekiyor, bu da iki. Şimdi, bunları yaptıktan sonra arada parmağının kuruduğu hissedersen ne olacak? Benim yaptığım gibi yine ağzınla ıslatmayı dene bakalım, al tadını alete sürdüğün penisin…

Yani işler karışık ve biraz da komik. Kendini benim yerime koy. Bir elinde alet, alet partnerinin içinde. Diğer elin kurumuş. Yatağın bir kenarında krem var, kapağı kapalı. Aleti bırakmadan, diğer elinle kremi al, aç. Tek elinle tuttuğun kremi, yine aynı eline dökmeyi dene. Olmasın. Diğer elini kullan. Telaşla çarşafa da damlat kremi. Neyse, nihayetinde rayına girdi olaylar. Nerede kalmıştık? Hah, bir el tekrar alete, diğer el klitorise.

Eğer benim gibi tırsak (ve beceriksiz) bir insansan klitorise doğrudan temas etme konusunda, bir süre sonra amaan deyip el yerine ağzınla uyarmayı seçebilirsin. Ve tabii ki yine aynı acı tat sorunuyla yüzleşmen gerekecek.

Neyse işte, demem o ki, büyük oyuncak+el olması gereken dersi büyük oyuncak+el+ağız dersine çevirdim.

Bu derste özel olarak fark ettiğim / öğrendiğim birkaç şey olmadı değil, onlardan da bahsedeyim mi? Bahsedeyim bahsedeyim.

Tüm vücudunu değil sadece penisi çevirerek yeni olanaklar keşfedebilirsin. Sonra, eğer partnerinin de hoşuna giderse, aletsiz edevatsız sevişirken kendini o pozisyona getirmeyi deneyebilirsin.

Farklı farklı hızlar ve şiddetler deneyip partnerinin tepkisini bir süre boyunca inceleyebilirsin. Genellikle cinsel birleşme sırasında böyle şeyleri irdelemeye ne fırsatımız ne de ilgimiz oluyor. Oysa alet sayesinde kendini biraz daha gözlemci konumuna alabilirsin. Sonra bu hız ve şiddeti kendin de uygulayabilirsin eğer hoşuna gidiyorsa.

Deney ve deneyim

(Ha bir de, bak bunu öğrendim ya da oha süper bir şey diye söylemiyorum, ama fark ettim işte: Yapay penisle “dairesel” hareketler yapabiliyorsun. Normalde acayip zor bir şey. Plastikli hayat ilginçliklerle dolu.)

Denemek istediğin ama “lan acır mı ki acaba” diye tereddüt ettiğin pozisyonları deneyebilirsin. Hem partnerini o pozisyona yavaş yavaş getiriyorsun (yani seni her an durdurma imkanı veriyorsun), hem de -eğer pozisyon çok abuksa- kendi ereksiyonunu muhafaza etmek veya kendi uzuvlarını nereye koyacağının hesabını yapmak gibi bir derdin yok. Bir çeşit pozisyon pilot uygulaması gibi düşün.

Son olarak, benim yaptığım gibi hem aleti, hem elini, hem de dilini kullanabilirsin. Şaşırtıcı sonuçlar elde edeceksin. Demedi deme.

*

Tüm bunların sonunda partnerim, bu oyuncakların benim yerimi alamayacağını, hatta aslında oyuncakların benim el, parmak ve ağzımdan da daha iyi olmadıklarını söyledi. Arada bir böyle çeşni olsun diye veya tuhaflıklar denemek için kullanabiliriz, ama anladığım kadarıyla partnerim aletsiz edevatsız olarak benimle olmayı tercih ediyor.

*

Haftaya final sınavı var. Kalmam bence ben bu dersten.

Zaten “çift dikiş” sözüyle yapılabilecek iğrenç esprilere de karnım tok.

Plastik penis tuttum.

Evet, yaptım bunu. Elime yapay penis aldım ve hatta onu partnerime uyguladım.

Ders icabı yaptım. Eğitim şart.

Ama itiraf edeyim, ürktüğüm kadar kötü geçmedi.

Sonuçta elimdeki şey bir dildo değildi. Teknik olarak, hala vibratör diye geçiyor alet. Ama internette ararken “realistic vibrator” diye aranıyor, çünkü nihayetinde penis şeklinde kendisi ve normal vibratörden de daha büyük. (Esasında, “normal vibratörden daha büyük” demek biraz haksızlık oluyor alete, çünkü kendisi affedersiniz “devasa” sıfatını hak ediyor.)

Neyse işte, öyle çok da “realistic” olmayan özellikleri arasında plastik oluşu, siyah rengi ve titreme özelliği (!) var. (Bir de tabii her daim sert oluşu.) Titreme özelliği küçük vibratörde gibi, ama altı değil yedi program var.

Peki ama bi sor, neden yaptın diye. Bi sor. Hadi sor. Ne işim vardı yapay penisle?

Bilmiyorum.

Ama ders esnasında birkaç şey keşfettim, faydasını da gördüm. (Yatakta yapay penis kullanmak kaçınılmazsa, zevk almaya bakacaksın?)

VİBRATÖR KULLANMANIN FAYDALARI

Bak şu faydalarını gördüm somut olarak:

  • Bedenimin izin vermediği hız ve/veya şiddeti, uzun süreler uygulayabildim. Normalde ben olsam sadece çok kısa süre yapabileceğim kimi hareketleri, sırf bilek kuvvetiyle dakikalarca sürdürebildim.
  • Ereksiyonumu kaybetme kaygısı gütmeden çeşitli pozisyonlar denedim. Bu pozisyonların bir kısmını benim yapmama teknik olarak imkan yok. (Mesela, bacaklarımı koyacak yer yok bazılarında. Diğerleri ise yer çekimi sebebiyle imkansız.) Teknik olarak imkan olsa da çok rahatsız olabileceğim kimi pozisyonları denedik. Bunlar tabii hep partnerimin faydasına oluyor, bense sadece izliyorum ve eğleniyorum.
  • Lafı gelmişken, belki de vibratör kullanmanın en keyifli yanı izlemek. Düşünsene, porno falan izlerken baktığımız açıyla, gerçekten sevişirkenki bakış açımız tamamen farklı. (Bana hiç POV’la falan gelme boşuna. Sen de ben de biliyoruz ki kameranın dar açıyla kadının yüzünü göstermesi; bizim sağa sola bakındığımız, belki partnerimizin elini bacağını izlediğimiz gerçek geniş açıyla uzaktan yakından alakalı değil. Kendimizi kandırmayalım.) Şimdi işte, partnerimi çok çeşitli açılardan izleme fırsatım oldu: önden, yandan, arkadan, alttan, üstten, o anda aklıma gelen tüm açılardan izledim onu.

VİBRATÖR KULLANIRKEN DİKKAT EDİLECEKLER

Bu faydaların yanında, dikkat etmen gereken birkaç şey öğrendim. Yarın öbür gün denemek istersen ama partnerin de senin kadar deneyimsizse, işine yarayabilir.

1. Partnerinin vajinasına bir plastik alet sokuyorsun. Bu tabii ki insanın canını acıtan bir şey. Bu yüzden mutlaka ama mutlaka yanında krem bulundur. Kremi penetrasyondan önce hem vibratöre sür, hem de birkaç damla vajinaya damlat. Eğer etkinlik uzun sürerse, arada birkaç damla daha damlatabilirsin.

2. Aletin boyutuna dikkat et. Eğer çok büyük görünürse gözüne, penetrasyonun başında çok yavaş hareket etmen gerekebilir.

3. Elinde bir aletle dolaşırken ereksiyon falan yalan olabilir. Ama partnerinin iyice ıslanmış ve açılmış olması gerekiyor, bu da sağlam bir önsevişme demek. Yani demem o ki, tam ortalık şenlenirken senin ortamdan ayrılıp yerine bir plastik dublör girecekse, psikolojik olarak kendini buna hazırlamanda fayda var. Benim durumumda ortam “ders modunda” olduğundan sıkıntı olmadı. Ama gerçek bir sevişmede ne nasıl olur emin değilim.

4. Vibratör, adı üstünde, titreyebiliyor. Aman dikkat et bu özelliği kullanasın gelirse. (Partnerin açısından da garip bir his sonuçta bu.) Özellikle çok şiddetli programlarda titretirsen canını yakabilirsin partnerinin. Belki bunu kullanmadan önce kısa bir kamuoyu yoklaması yapabilirsin, partnerinle konuşmak suretiyle.

*

İşte benim, ilk deneyimimde, titreşimli yapay penisten anladığım budur.

Unutma ki bu yazı dizisi, benim ders notlarımdan ibaret. Burada yazdığım her şeyin yanlış olma ihtimali var, çok önemli kısımları atlamış olmam mümkün, ve en fenası, bu dediklerim doğru olsa da senin partnerin için uygun olmayabilir. (Gerçi, yazmadan önce hocamla genellikle paylaşıyorum ne yazacağımı, ve onayını alıyorum; yani tamamen atmasyon da sayılmaz dediklerim.)

Haftaya, aletin yanında, elimle klitorisi uyarmayı öğreneceğim. Yani iyicene koordinasyon olayları.

Vibratör nedir, ne değildir?

Vibratör: titrerken titreten bir elektronik ev aleti.

Seks eğitiminde bu haftanın konusu, küçük bir vibratörün nasıl çalıştığını uygulamalı olarak öğrenmekti. Bu vibratör, boyutları ve tasarımı itibariyle, yalnızca klitorise masaj yapmak gayesiyle tasarlanmış olup, penetrasyon için uygun olan yapay penis (dildo) olayını bir sonraki derse bıraktık.

Uygulamayı öncelikle benim üstümde yaptık: Birinci programda (yani bzzzzz… programında) vibratörü elimde tuttum, sonra koluma, yanağıma ve bacağıma dokundurdum. İnsanı seksten soğutan, kafa karıştırıcı bir alet.

Sonra diğer programları denedim:

  1. bzzzzzzzzz….
  2. BZZZZZZZ….
  3. TRRRRR!!!!!
  4. bzzzt. bzzzt. bzzzt. …
  5. bzzzt. bzzzt. bzzzzzzzzzt. …
  6. bızıbıdıbıdıBIDIBIDI. bızıbıdıbıdıBIDIBIDI. bızıbıdıbıdıBIDIBIDI. …

3 nolu programı kullanmama imkan yok, omzuma titriyor ulan, ne bu şiddet bu celal? Neyse ki partnerim için de çok sertmiş, onu böylece rafa kaldırdık.

Partnerim genelde yalnızca 1, ve iyice heyecanlanınca belki 2 nolu programları kullanırmış. Ben tabii ders icabı diğerlerini de denedim.

Hocanın (yani partnerimin) dediğine göre vibratörle yapılacak iş, elle yapılanın aynısıymış, ama her şey biraz daha hızlı olurmuş vibratör olunca.

Benim hissettiğim, sürekli dirseklerimde bir tuhaf titreşim hali. Neyse, ders derstir, dedik, sonuna kadar götürdük işi. Gerçekten de görece daha kısa sürdü orgazma ulaşması.

Ama çok dikkat edeceksin: eğer şiddeti çok arttırırsan veya aynı noktaya uzun süre uygularsan duyarlığını kaybediyor, baştan başlaman gerekebiliyor.

Aynı elle uyarma dersimde olduğu gibi, bu sefer de yalnızca iç çamaşırı üstünden kullandım vibratörü. Zaten böyle plastik şeyleri doğrudan deriyle temas ettirme konusunda benim de biraz kafam karışık: insanın canı yanmaz mı yahu?

Şimdiye kadar partnerimle benim arama yalnızca prezervatif ve bazen de kimi kremler girmişti. İlk kez hakiki bir nesneyi yatağımıza almış olduk. Benim de ilk vibratör kullanma deneyimim oldu bu. Garip bir his. Ama işe yarıyorsa ne ala… Arada bir kullanırız herhalde eğlence olsun diye.

Asıl bir sonraki dersten korkuyorum: yapay penis olayları. (“büyük oyuncak”)