ETİK SÜRTÜK, ALIŞTIRMA #13. Bu alıştırmanın amacı kendi duygularınız hakkında partnerinizin sizi duyabileceği şekilde konuşmanız ve partnerinizin duygularını dikkatle dinlemeniz. Her kişinin konuşmak için üç dakikası var, bu süre zarfında diğerleri onu dinleyecek.
Partner(ler)inizle aralıksız geçirebileceğiniz 30-45 dakikalık bir zaman dilimi seçin. Kimin konuşup kimin dinleyeceğini belirleyin. Saatinizi 3 dakikaya ayarlayın – çok macerası iseniz 5 dakika olabilir, ama daha fazla değil.
Duyguların duyulmak istediğini akılda tutun. Dinlerken tek söyleyecekleriniz, dinlediğinizi belli eden “Tamam”, “Evet”, “Anlıyorum.”, “Dinliyorum.” gibi şeyler olacak.
Bu bölümdeki Ben-mesajlarını okuyun. Sevdiklerimizden, biz duygularımız ve nasıl olduğumuz hakkında konuşurken bizi dinlemelerini isteyebileceğimizi aklınızda tutun. Kimsenin öylece durup suçlamalara hedef olmasını beklemek adil değil, o yüzden bu alıştırmada, “Sen” ile başlayan cümleler kapı dışarı. Alıştırma boyunca ikiniz de göz temasını korumaya özen gösterin.
Aşağıdaki metni kıskançlık hakkında konuşmak için deneyin, sonra başka duygusal durumlar için de kullanabilirsiniz.
Dinleyici: “Kıskançlık hakkında bana ne anlatmak istersin?”
Konuşmacı: “Kendi içime baktığımda, şunu görüyorum: … ” (kendini rahat hissettiği sürece konuşur)
Dinleyici (konuşma boyunca): “Evet.” “Dinliyorum seni.” “Tamam.” “Hıhı.” (vb.)
Dinleyici (Konuşmacı durduğunda): “Bana bu konuda söylemek istediğin başka bir şey var mı?”
Konuşmacı (devam edebilir, ya da): “Hayır, şimdilik bu kadar.”
Dinleyici: “Teşekkür ederim.”
Dinleyicilerin aklına sıklıkla bir sürü fikir, yorum, öneri vb. gelecek, bunları kendilerine saklamalılar. Kendi fikirlerinizi üç dakika için bir kenara koyun ve sadece dinlemeye odaklanmanın nasıl bir şey olduğuyla ilgilenin. Duyduklarınıza verecek yanıtlarla dolu olacağınız için, rolleri değiştirmeden önce biraz beklemenizi veya başka bir şeyler yapmanızı öneriyoruz.
Bunlar çok mahrem sohbetler. Partnerinize bu mücadeleleri hakkında konuşma cesaretinden dolayı duyduğunuz minneti hissettirin. Kucaklamak çok işe yarar.
Bu kadar yapay olmasa da, buna benzer bir alıştırmayı bir partnerimle yapmak zorunda hissettim yakın zamanda.
Genelde iletişimi tıkayan veya karşısındakini dinlemeyen benimdir, ama bu ilişkide birçok iletişim sorunumuz vardı ve ben kendimi sık sık “E ben sana bu hislerimi zaten söylemiştim.” derken buldum. Partnerimin yaşadıklarımızın benim üstümdeki etkisini hiç fark etmediğini ve hep kendi duygularına odaklandığını gözlemledim.
Bu doğru olsun olmasın, sonuçta ben partnerimin beni dinlediğini hissetmiyordum.
Bundan şikayet ettim ve beni dinlemesini istedim. Sırf bu talebimi ona iletmek bile yaklaşık yarım saatimi aldı. Telefonda tartışıyorduk. Sonunda tartışmamızın bizi bir yere götürmediğine karar verdik ve telefonu kapattık. Yaklaşık bir saat sonra beni aradı ve görüşmek istediğini söyledi; bu sefer tamamen bana odaklanacaktık. Buluştuk ve yaklaşık bir saat zaman geçirdik. Bu zaman boyunca onun yaptıklarının bana neler hissettirdiğini, hangi sözlerinin beni kırdığını vb. anlattım.
Alıştırmadaki kadar pasif bir rolü olmadı, tam anlamadığı konuları biraz daha açmamı istedi. Ama yorum yapmasına, kendini savunmasına veya bana yanıt vermesine fırsat tanımadık. (Bunu yapmaya başlayınca önce kendi durdurdu kendini.)
Bir yandan, zaten defalarca anlattığım şeyleri anlatıyordum, o yüzden faydalı olup olmadığını bilmiyorum. Bir yandan, birçok meseleyi birden aynı anda sistemli ve detaylı bir şekilde anlatınca kendimi iyi hissettim. Parçalar birleşti, en azından kendi kafamda… belki partnerim de bazı şeyleri daha iyi anlamıştır.
Sonuçta bu seans, uzun bir iletişim sürecinin başlangıcı oldu: Birbirimize dünya kadar ödev verdik, önceki alıştırmalarda geçen ve geçmeyen listeler hazırladık, listeler hakkında konuştuk ve hala da konuşuyoruz.