
DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, DİSK üyeleri, tiyatro oyuncuları saat 14.00 buluşmasına, Taksim Meydanı’na yürüyor


Onbinler Ankara’da Kızılay Meydanı’nı özgürleştirenlere, ülkenin dört bir yanında direnişi büyütenlere sloganlarla selam yolluyor “zafer direnenlerin olacak”. Taksim Meydanı “hükümet istifa” sloganlarıyla inliyor

Çarşı grubu “faşizme karşı omuz omuza” sloganlarıyla alana girdi, alkışlarla alanda yerini aldı


Solun tüm renkleri Taksim Meydanı’nda yerini aldı, emek örgütleri, devrimci kurumlar, DKÖ’ler, kadın örgütleri, çevre örgütleri, LGBT örgütleri, taraftar grupları, siyasi partiler, direnişte, barikat önünde oldukları gibi omuz omuza Taksim’i yeniden özgürleştirmenin coşkusu içinde

Gezi Parkı direnişinin başından beri hem direnişe katılan, hem de gazetecilik yapan Ahmet Şık yaralı ama “görev başında”

Ve direniş kıvılcımının çakıldığı yer Gezi Parkı, alandaki onbinlerin yanında Gezi Parkı’nda da bir o kadar insan çocuk, genç, yaşlı yaşamlarına, doğalarına sahip çıkmanın keyfi ile nöbete tekrar başladı, “Faşizme karşı omuz omuza, hükümet istifa” sloganları atılıyor

Binlerce insan Gezi Parkı’na yine maskeleri, gözlükleri, süt şişeleri, limon stoklarıyla gelmişler, 5 gündür direnişte tanışanlar yan yana aralarına yeni katılanlara neler yaptıklarını heyecanla anlatıyorlar

Halkevciler Taksim Meydanı’nda, müdahale sırasında düşen pankartlarını Gezi Parkı’ndakiler yeniden ağaca asıyor, ne de olsa herkes aynı şeyi düşünüyor “biz kararımızı verdik, AKP’ye Direneceğiz!”

Gezi Parkı’nın asıl sahiplerinden sokak köpekleri 5 gün boyunca direnişin içindeydiler, herkesten fazla gaz yediler, şimdi direnişçilerin arasında sıra uykuda

Gezi Parkı’nda polis yok, çocuklar var. Belki de ilk defa geldikleri Park bütünüyle bir oyun alanı. Ailelerin 5 gündür gaz bombalarıyla, polis şiddetiyle dolan alana çocuklarını getirmelerini sağlayan şey ise “direnişe ve kazanıma güven”

Direnişin başından beri forumlarla kararlarını alanlar, medyada sansürle sesi kesilmeye çalışanlar parkın içine serbest kürsülerini kurmuşlar, dileyen çıkıp konuşuyor, her konuşan kendisine dinleyici bir kitle buluyor

Gezi Parkı’na giriş yapanlar önce tüm parkı dolaşıyor, yürüyenler birbirlerini ve direnişi alkışlıyor

Gezi Parkı’nda başlayan ve Taksim’de devam eden direniş tüm İstanbul’a yayılmıştı. İkinci saldırıdan sonra en kalabalık eylemlerden birini yapan Kadıköy’lüler bu defa direnişin merkezinde

İstanbulluların direnişle verdikleri mesaj net: Taksim Halkındır

Dün Taksim Meydanı’na halk direnişlerini görmeyen medyaya dönük öfkeyle giren istanbullular, bugün de medyayı protesto ediyor, aynı dakikalarda Tayyip Erdoğan Habertürk ekranlarında yalanlarını sıralamaya devam ediyor

Gezi Parkı’nda organizasyon tam, herkes levhalarla yönlendiriliyor

Herşey nöbet çin hazır, kazanmanın mutluluğu var ama rehavet yok. Gaza karşı limonlar, sirkeler, solüsyonlar ortak kullanım masalarında ihtiyaç sahiplerini bekliyor

Gezi Parkı’nda en çok göze çarpan şeylerden biri ortak mutfaklar, herkes yanında getirdiği yiyecek ve içecekleri ortak mutfaklara bırakıyor, acıkan, susayan ortak mutfaklardan istediğini ücretsiz alıyor, mutfak görevlileri her önlerinden geçene birşey isteyip istemediklerini soruyor, ilk kez Gezi Parkı’na gelenler şaşkın gözlerle bu kolektif çalışmayı ve herkese açık mutfakları anlamaya çalışıyor

Mutfaklarda çeşit bol, ancak paylaşım mutfak masalarıyla sınırlı değil, alanda herkes yiyeceğini paylaşıyor, ellerinde pet şişelerle gezenler su isteyen var mı diye bağırıyor, bu direnişi büyüten en önemli şeylerden biri dayanışma ve herkes bunun farkında

Ortak masalarda sadece yiyecek yok, ilaçlar, sargı bezleri, ıslak mendil ve tuvalet kağıtları da ortak kullanım için masalarda yerini almış

Direnişçiler Gezi Parkı’na gösterdikleri özenle “burası bizim” diyor. Her ağacın yanında bir çöp torbası var, gönüllüler sürekli çöp topluyor, sigara izmaritleri dahil hiçbirşey yere atılmıyor

Gezi Parkı’nda direnişçilerin noktalarından biri de “Gezi Moda” barakası, günlerdir aynı kıyafetlerle nöbet tutanlar, biber gazı ve tazyikli suyla ıslananlar, giysi desteği getirenlerin kıyafetlerinden kendileri için alıyor

Direniş sürüyor, ihtiyaçlar devam ediyor, gelenlerin görmesi için listeler asılıyor

Direnişçilerin eline geçen polis araçları önünde fotoğraf çektirmek isteyenler sıraya giriyor, mücadelenin meşruluğu ile fotoğraflara zafer işareti ile poz veriyorlar

Polis meydandan çekilmiş durumda ama gaz maskeleri ve kasklar bırakılmıyor, AKP’ye kimse güvenmiyor, helikopterlerden atılan gaz bombaları herkesin aklında

Gezi Parkı’nın etrafında barikatlar duruyor, direnişçiler kurdukları barikatları kaldırmıyor

Gezi Parkı’na müdahale ile birlikte çay bahçeleri de tasfiye edilmişti, şimdi revire dönüştürülmüş durumda

Gezi Parkı’nın içi, etrafı Taksim Meydanı ve İstiklal Caddesi yazılamalarla dolu, yazılamalar polis şiddetini, AKP faşizmini ve özellikle de Tayyip Erdoğan’ı hedef alıyor




Ve ses aracı gitti, Meydan İstanbul halkının biryandan halaylar çekilirken diğer yandan “Taksim bizim, İstanbul bizim” diyenler temizliğe devam ediyor

Ve istiklal Caddesi, “hükümet istifa” sloganları ile yürüyen binler direnişe desteğe gelen gelin ve damadı görünce “mutluluklar size” sloganları atmaya başlıyor