Tütün savaşı, ağ savaşları ve emek savaşımı

 

SoL’dan Mehmet Bozkurt, daha önce Sakarya Meydan Muharebesine de benzetilen Tekel direnişini, bir tütün savaşı olarak niteliyor. Eğer hükümet, emeğin veya işçi sınıfının davasını politik gündeme yeniden taşıyan Tekel direnişini kırmak için, polisi direniş-mahallesine sokarsa, mücadeleye verilen halk desteği, öngörülemeyecek bir düzeye tırmanabilir. Yani eğer Erdoğan, mağdur ve onurlu insanlara karşı zulmünü bir kere daha cop ile uygulamaya kalkar, orantısız bir güç kullanır ise, Latin Amerika’da patlak veren Su ve Gaz savaşlarının benzeri bir Tütün Savaşı, hükümete ve hatta sisteme karşı ciddi bir başkaldırı şeklinde ete kemiğe bürünebilir.

Güney Amerika’daki ilerici toplumsal dönüşümleri başlatan ve muhalefetin radikalleştiren sürecin bir benzeri, Türkiye’de 2002’den beri yaşanmaktadır. Bolivya’da, 2000-2005 yılları arasında, giderek keskinleşen bir yönetici sınıf-içi çatışma yaşanmış, aynı dönemde su ve gaz hizmetlerinin ulusötesi tekellere devri, Su ve Gaz Savaşları olarak bilinen toplumsal başkaldırıları tetiklemişti. Neticede ABD, bölgenin kontrolü için son derece kritik bir konumda bulunan Bolivya’dan kovuldu. Su ve gaz hizmeti ihalelerini alan tekellerin sözleşmeleri feshedildi. Politik güç, yerli halktan gelen ve koka üreticilerinin lideri olan Evo Morales’in Sosyalizm’e Doğru Hereket’ine (MAS) geçti. Zapatistaların başkaldırması ve Venezuella’da Chavez’in iktidarı ele geçirmesi sonrası bu toplumsal savaşlar, tüm kıtada isyan ateşini yakmış oldular. Bunu Arjantin’deki isyan ve işgal fabrikaları ve Porto Allegre’de toplanan Dünya Sosyal Forumlar’ı izledi. Su ve Gaz Savaşları ile ateşlenen kıvılcımlar böylece Güney Amerika’yı baştan aşağı tutuşturdu. Oralardan havalanan özgürlük bulutları ise yerküreyi kapladı. Bu gelişmeler de, sermayenin küresel hegemonyasını ciddi bir şekilde tehdit etti. Bu anlamda, eğer Erdoğan Hükümeti, gelinen bu aşamada, Tekel işçilerine bir kez daha şiddet uygulamaya kalkar ise, Sakarya’dan başlayıp yurda yayılacak bir toplumsal muharebe, Bolivya’daki Su ve Gaz savaşları benzeri bir Tütün Savaşı vücut bulabilir.

Continue reading

Posted in General | Leave a comment

Bir sosyal ağ Dünya’nın bütün işçilerini birleştirebilir mi? | Emek Dünyası

Örsan Şenalp, 15.12.2010

Unionbook, herkes biliyor ve kullanıyor diye onunlakarşılaştırıyorum, Facebook’un sendikal versiyonu. Şu an için genellikle Batılı, İngilizce konuşan: üyesi, uzmanı, yöneticisi, akademisyeni ile 2600’den fazla sendika insanını, sanal dünyada da olsa, bir araya getirmeyi başarmış bir sosyal ağ sitesi.

Site’nin ana dili İngilizce ama Google Çeviri desteği ile çevirim içi olarak, sayfaları ve içeriğin neredeyse tamamını her dile anında çevirmek mümkün.

Sürekli artıyor olsa da 2600 rakamı Facebook’un 500 milyon civarında olan üye sayısı yanında çok küçük kalıyor. Fakat Facebook’taki ‘çokluk’a karşı, emek hareketine bağlı, onun içinden gelen, politik bir bakışı ve örgütsel deneyimi olan çok sayıda insanı düz üye olarak aynı düzlemde bir araya getirmek, bu ‘sosyal ağ’ı çok daha etkin ve egemenler açısından tehlikeli bir mekanizmaya dönüştürüyor.

Hali hazırda sendikaların Web 2.0 denilen, yani katılım ve tepkiye olanak veren yeni iletişim/internet teknolojilerini (cep telefonu, Twitter, Facebook, email vs.) kullanarak örgütlendiklerini, dayanışma geliştirdiklerini ve işverene karşı uluslararası, ulusal veya yerel düzeylerde çok ani tepkiler verebildiklerini görüyoruz. Bu araçların uygun bir kombinasyonu ise Unionbook gibi bir mekanı sendikal hareket için çok daha önemli hale getirebiliyor.

Unionbook projesinin arkasında Kanada merkezli ama hızla uluslararasılaşmış bir ekip olan LabourStart ekibi var. LabourStart’ın ve projenin fikir babası ve öncülüğü yapan kişi ise sosyal demokrat bir perspektife sahip olduğu bilinen Eric Lee. Fakat ortaya çıkan mekanın taşıdığı potansiyel kişilerden bağımsız ve hem de her türlü politik perspektifi dönüştürebilecek kadar büyük; en azından bilindik perspektiflerle sınırlandırılabilecek gibi görünmüyor.

Geliştirilme aşamasında olan ve hala el yordamı ile ilerleyen Unionbook’u, internette ücretsiz ve kameralı telefon görüşmesine ve dosya değiş tokuşuna olanak sağlayan bir program olan Skype ile ve bir de Facebook ile aynı anda kullandığınızda, buna bir de Google’ın çeviri mekanizmasını eklediğinizde ortaya, dünyanın bütün işçilerini olmasa bile, internete erişimi olan, onu kullanacak zamanı, ilgisi ve becerisi olan bir çok işçiyi, sendika militanını ve uzmanını bir araya getirebilen bir platform ortaya çıkıyor. Continue reading

Posted in General | Leave a comment