Tag Archives: ifşa

Girift Haklar

Gizlilik hakkı birçok hakla girift haldedir. Bu hakkı ihlal etmek ya da birilerinin çıkarları için kullanmak veya sadece muktedire hizmet etmesi diğer hakların da doğrudan etkileneceği anlamına gelir. Bir inceleme yazısı olarak eleştirilerinizi bekler.

Girift: Birbirinin içine girip karışmış, girişik, çapraşık.

Önce gizlilik hakkının bize ne ifade etmesi gerektiğine bir bakalım ve kısaca tanımlayalım:

Gizlilik hakkı, bizi biz yapan şeylerin tümünü içeren, örneğin bedenimiz, evimiz, mülkiyetimiz, düşüncelerimiz, duygularımız, gizlerimiz ve kimliğimiz gibi, bizi çevreleyen bir alana sahip olma hakkıdır. Gizlilik hakkı, bizlere, bu alandaki parçalara kimlerin erişip erişemeyeceğini, ve açığa çıkarmak istediğimiz parçaların kapsamını, niyetini ve zamanlamasını kontrol etme yeteneği verir.

Tanımda da görüldüğü üzere gizlilik bizi biz yapan değerlerin tümünü içeren bir yapıya sahiptir. Gizlilik açık toplumlar için bir gerekliliktir. Gizlilik, gizli kapaklı işler yapmak ya da “saklanmak” değildir.  En önemli noktası ise kişi eğer kimliğini açıklamak istiyorsa “kendi” açıklar, açıklayacağı kişileri ve zamanını kendi seçer. Genelden özele doğru gideceksek eğer gizlilik hakkından özel hayata doğru bir yol izlemek daha uygun gözükmekte. Fakat, aynı yöntemle özel hayattan gizliliğe doğru da alternatif bir yol izlenebilir. Seçimini ilk söylediğim yol üzerinden yapacağım.

Açık toplum, devletin şeffaf, bürokrasiden uzak, toleranslı olduğu, sırrını halkından gizlemediği, otoriterlik karşıtı bir yapıyı ifade eder. Açık toplum için o toplumda ifade özgürlüğünün olması şarttır. İfade özgürlüğü bireyin düşüncelerini açıklamasıdır. Düşünce ise bir kişi, olay vs. hakkında görüş sahibi olmak, zihinsel hüküm kurmak, değerlendirmek ve yorumda bulunmaktır. Bunu ise yazıyla, sözle, resimle, fotoğrafla, video vs. ile yansıtmasıdır. Zihinsel hüküm şunu söyler; bu süreç bireyin kendi iç dünyasındadır, başkası tarafından bilinemez. Birey özgür olarak düşünemiyorsa, kendini özgürce ifade edemez. Ayrıca, düşüncenin oluşabilmesi için birey kaynaklara özgürce ulaşabilmeli, erişmek istediği bilgileri özgürce seçebilmelidir.

Şimdi gizlilik hakkının ihlal edildiğini düşünün. Örneğin, iletişim sürecinde herhangi bir mekanizma tarafından (dinleme vd. yollarla) kişisel kimliğiniz ve mesaj içeriğiniz ifşa edildi. İletişim süreci içerisinde kendinizi özgürce ifade ettiğinizi düşünmekteydiniz. Yazılı veya sözlü, nasıl olduğunun çok bir önemi yok. Sonuçta, gizliliğinizle birlikte iletişim özgürlüğünüz ihlal ve ifşa edildi. Böylece ifade özgürlüğünüz darbe yemiş oldu. Bu ihlalden dolayı artık kendinizi rahatça ifade edemeyecek, düşüncelerinizi “kimliğim ifşa edilirse” korkusu yüzünden açıklayamayacak, daha farklı davranacak, dürüstlüğünüzden ödün vermeye başlayacaksınız.

Gizlilik ihlali = İletişim gizliliği ihlali -> Düşünce özgürlüğü ihlali -> İfade özgürlüğü ihlali

Dijital bir çağda yaşıyoruz. Kendimizi en çok ifade ettiğimiz yerlerden biri Internet. Yazılı, sözlü, görsel, işitsel, her türlü ifade şeklini rahatça yapabilmekteyiz. Sadece biz değil, basından, partilere aklınıza gelebilecek herkes, her oluşum kendini Internet’te ifade etmekte. Internet’te yapılacak herhangi bir sansür doğrudan ifade özürlüğünü kısıtlar. Çünkü, Internet özgürlüğü ifade özgürlüğünün koruyucusudur. Eğer herhangi bir sitede kendini ifade edenlerin kimlikleri ifşa edilirse, site sansürlenir olmadı içerikler kaldırılmaya zorlanırsa, ifade özgürlüğünü de sansürlemiş olur zıt düşünceleri ortadan kaldırılmış olur. Devletin buradaki rolü kendi koyduğu normlara uygun düşmemeyi güvence altına almaktır, engellemek değil. Devlet eğer bir sınırlama yapacaksa uluslararası sözleşmelerle çizilmiş meşru sınırları dikkate almalı. Kısaca bir örnek verirsem, müslüman iktidar  için ateist içerikler sansürlenemez.

Gizlilik ihlali = Internet sansürü -> Düşünce özgürlüğü ihlali -> İfade özgürlüğü ihlali

Birey ev, aile ve özel hayatında gizlilik hakkına sahiptir. Bunun nasıl ifşa edildiğinin -bence- bir önemi yok. Seks kasedi, bireyin özel hayatına dair ses kayıtları, görseller vs. Bunu sadece ahlaksızlık ya da  “sevişiyorlarsa bizi ilgilendirmez” diye kestirip atmak büyük resmi görmemizi engeller. Özel hayatı ifşa olan (sadece özel hayat değil elbette) birey kendini ister istemez bireysel-sansüre alır. Sadece hareketlerini değil düşüncelerini de sansürler. Düşüncelerini sansürleyen birey, ifade özgürlüğünü de kısıtlar. Görebildiğiniz üzere bir gizlilik ihlali yapıldığı zaman diğer hakların nasıl etkilendiği çorap söküğü gibi gelmekte.

Gizlilik ihlali = Özel hayatın ifşası -> Bireysel-sansür -> Düşünce özgürlüğü sansürü -> İfade özgürlüğü sansürü

Bireyin nereye gittiğinin ve nasıl gittiğinin fişlendiğini THY’nın kendisiyle uçanları MIT ile fişlediklerinden öğrenmiştir. Birey, seyahat özgürlüğüne sahiptir. Anayasal bir hak olarak birey yaşadığı ülke içinde özgürce dolaşabilir ya da oturma izni alabilir. Bireyin nereye ne zaman gittiğini sadece kullandığı şirket bilmelidir. Bunun ifşa edilmesi ya da üçücü şahıslarla paylaşılması dahi düşünülemez.

Gizlilik ihlali = Seyahat özgürlüğü ihlali (ifşası, paylaşılması)

Örnekler çoğaltılabilir, hak ve özgürlükler kapsamında daha da ilerlenebilir. Görüldüğü üzere bu hakların hepsi girifttir. Birini ihlal ettiğiniz zaman ya bu süreç içerisinde ya da sonrasında diğer hakları da ihlal etmiş oluyorsunuz. O yüzden sürekli vurguladığım şey şu; bir hakkın eksik, kusurlu, muktedirin çıkarlarını korumaya yönelik ya da kontrolü altında olması diğer hakların da bundan etkileneceği ve eksik, kusurlu veya doğrudan muktedirin çıkarlarını koruyacağı ya da kontrolü altında kalabileceğidir. İhlal edilen sadece sizin hakkınız değil, herkesin hakkıdır.

Birinin düşüncelerine katılın veya katılmayın ama onun bunları özgürce söylebilmesi için çaba sarfetmeniz ve bunun için çalışmanız gerekmektedir.

Tagged , , , , , , , , , , , , , , , , , , ,

Anonim Hesapların Korunması

Üye olduğunuz bir sitenin hiç Privacy Policy kısmını okuyor ya da sizi yasal süreçte neler bekliyor farkında mısınız? Gelin küçük bir inceleme yapalım.

İddiam şu; hemen hemen hiçbirimiz üye olduğumuz sosyal medya sitelerinin gizlilik politikaları (Privacy Policy) bölümünü okumuyoruz. Okumuyoruz ve eğer bizimle ilgili herhangi bir yasal süreç işlerse, bu noktada üyesi olduğumuz sosyal medya sitelerinin nasıl tepki verebileceğini, bizimle ilgili nerenin/hangi yasalara uygun olarak ifşalarda bulunabileceğini de bilmiyoruz. Diyelim ki, benim (çok kullanılan hesaplardan biri olarak) bir last.fm hesabım var (siz başka sitelerin Privacy Policy kısımlarını inceleyebilirsiniz, iyi de olur.), bununla birlikte bir de anonim kimliğim “X“‘e ait, aktivistlik yaptığım bir Twitter hesabım var. Ayrıca, Twitter daha önce Türkiye hükümetinin yapmış olduğu bilgi paylaşımı isteğini reddettiği için üzerime de bir rahatlık çökmüş durumda.

Öncelikle last.fm’in Privacy Policy sayfasının 16 numaralı, yasal olarak mecbur kalınan ifşalar anlamına gelen “Legally-Compelled Disclosures” bölümüne bakalım:

We believe in privacy and therefore will take all reasonable measures to ensure that your personally identifiable information remains private. However, in the event that we are required to disclose personally identifiable information by a court, the police or other law enforcement bodies for their investigations, regulation or other governmental authority we will make such a disclosure without being in violation of this Policy.

Diyorlar ki, bizler gizliliğe inanıyoruz ve kişisel kimliğinizi saptayabilecek bilginizin gizli kalaması için tüm sorumlulukları alacağız. Fakat, bir olayda bizden kişisel kimliği saptayacabilecek bilginin mahkeme, polis ya da kanun uygulayıcının araştırmaları, düzenlemeleri ya da  devletin diğer bir yetkilisi tarafından istenirse bu politikayı ihlal etmeden bir ifşada bulunuruz. İddiamın olasılığını merak edip last.fm ile iletişime geçtim. Soru olarak da:

Örneğin, ben bir internet akvisitiyim ve ayrıca last.fm hesabım da var. Bir şekilde devlet, Twitter’da yazdıklarım için ifşa edilebilir kişisel bilgilerimi Twitter’dan istedi ve Twitter reddetti. Daha sonra last.fm hesabımı farkettiler (tweet’lerden) ve sizden benim kişisel bilgilerimi istedi. Bu noktada siz ne yaparsınız?

dedim. Sorduğum bu soru için bana 25 Kasım‘da “bunu hukuki olarak kabul ettiklerini ve konuyla ilgili bir araştırma yapacaklarını” söyledir. Tabi tüm bunları söylerken de tam bir açıklama olmadığını, bu açıklama üzerinden hiçbir hak talep edilemeyeceğini ve şirkete çemkirilemeyeceğini de belirttiler. Bunu belirtmezsem ben de last.fm’e ayıp etmiş olurum.

2 gün sonra, 27 Kasım‘da gelen yeni cevapta ise last.fm’in ilgili ülkenin tatbik edilebilir kanunları  ile birlikte “Legally-Compelled Disclosures“‘a uygun olarak yükümlüğünü yerine getireceğini ve bireysel sorunlar üzerine daha fazla yardımcı olamayacaklarını belirttiler. Yani, eğer sizin kişisel bilgileriniz last.fm’in belirttiği doğrultuda (mesela mahkeme kararı, devlet yetkilisinin isteği gibi) istenirse (muhtemelen diyelim biz gene) kanun uygulayıcı ile paylaşılacaktır.

Örnek senaryo; yukarıda bahsettiğim iddiama uygun olarak bir senaryo oluşturayım. Diyelim ki ben anonim kimliği “X” olan bir internet aktivistiyim (aktivist olmanız şart değil). Twitter üzerinde iktidar karşıtı söylemlerde (küfür de ediyor olabilirsiniz) bulunuyorum. Bir yandan last.fm profilimle ilgili bir şeyler paylaşıyorum (tekrar diyeyim last.fm şart değil, sadece bir örnek!). Diğer yandan Hayyam rt’leri yapıyorum (hahah). Eğer, benim hesabımın bir savcı tarafından polise (ya da başkasına) takibinin yapılması için bir istekte bulunulmuşsa polis, önce Twitter’a gidecektir. Twitter, polisi reddeder, işbirliğinde bulunmayacağını, kullanıcı bilgilerini paylaşmayacağını söylerse, polis; bu sefer takip ettiği hesabımın başka hesaplarla ilişkili olup olmadığını inceleyecektir. Çünkü (felix‘e teşekkürler), mecra (Twitter, last.fm vs) farketmeyecek (mecra sadece nerenin savcılığının soruşturacağı noktasında anlamlı), savcılık resen veya şikayet doğrultusunda benim profilimi inceleyip kanun uygulayıcıya vermişse, kanun uygulayıcı incelemesi için önce Twitter’a, sonra eğer ben diğer hesaplarımı burada paylaşmışsam oradan hareketle gidecektir. Bunun bir sonucu olarak, benim anonimliğim tehlikeye girmiş, ayrıca önümde bir yasal süreç olacaktır.

Sonuç, anonim hesaplarınızı ve sizi ifşa edebilecek diğer sosyal medya hesaplarınızı birbirleri ile ilişkilendirmeyin. Anonim kimliğinize ait hesaplarınızla yapmak istediğiniz şey neyse sadece onu yapın. Diğer sosyal medya hesaplarınızı da bu yaklaşımla kullanırsanız, anonim ve gerçek hesaplarınızı birbirinden ayrı tutmada ilerleme kadedersiniz. Bunu sansür olarak da algılamayın lütfen. Diğer sosyal medya hesaplarınızı silmeniz için bir neden olarak da düşünmeyin. Vurgulamak istediğim şey iddiamda da söylediğim üzere kendimizi sosyal medyanın içine atıp orada kayboluyor, başımıza bir şey gelene kadar da üyelik sözleşmesi olsun, gizlilik politikaları olsun hiçbirini okumuyor ve incelemiyoruz. Dikkatli olmakta ve hesapları temiz tutmakta fayda var! Çünkü kullandığınız servis tarafından anonim hesabınıza ait kişisel bilgileriniz paylaşılmasa bile bu hesapta üzerinde paylaştığınız diğer servisler sizin bilgilerinizi ifşa edebilir.

Tagged , , , , , , , , , , , , ,