Yanıtlamam gereken önemli sorulardan biri, orgazm olayı hakkındaki beklentilerim.
Soru kabaca şöyle: Bir cinsel ilişkide orgazmın varlığı ne kadar önemli ve benim bununla ilgili beklentilerim cinsel ilişkiyi nasıl etkiliyor?
Kısa yanıt, çok şeyimde olmadığı. Uzun yanıta gelirsem…
Her şeyden önce, bir cinsel ilişki yaşayıp da benim boşalmadığım çok seyrektir. Yani mesela hayatımda belki 10-15 kez olmuştur en fazla. Bunlar da çoğunlukla ya sonraya saklama hevesimden (bir saat sonra daha müsait bir ortam olacaksa mesela) ya da işin ortasında bir şeyler ters gittiğindendir.
Demem o ki, ben hep orgazm oluyorum sayılır.
Tek açıklama benim erkenci olmam olamaz. Çünkü bazen gayet uzun zaman alıyor yeterince heyecanlanmam. Ve bu zamanı hep dolduruyorum maşallah.
Diğer açıklama, benim fizyolojik olarak yalnızca bir kez boşalabilmem olabilir. Partnerim boşalsa da devam ediyoruz. Dolayısıyla bir nt>t’ olayı var: Benim boşalmam t’ zaman alıyorsa, partnerim ise t zaman alıyorsa, partnerim n kez boşalana kadar ben devam ediyorum, böylece seksin minimum süresini de t’ olarak belirliyorum.
Bu denkleme dikkatle bakalım. Hemen bilimselleşelim durduğumuz yerde.
Önce: Eğer t'<15 sn. ise, bu, durum bir hastalık sayılan erken boşalma dediğimiz işlevsel bozukluk.
Şimdi daha dikkatli bakalım: nt>t’.
Bu denklem diyor ki, benim boşalmam ne kadar uzun sürerse sürsün, partnerim devam ediyor. Ama ben yalnızca bir kez boşaldığıma göre, eğer t>t’ olursa ne olacağını düşün (ya da “hatırla”, çünkü bence kahvelerde konuşulandan çok daha fazla ilişkide yaşanıyor bu olay).
Kronometre 0’dan başlar, t’ anına gelir; adam boşalır. Perde.
Tamam, tamam, o kadar da öküz değilim, kıçımı dönüp yatmıyorum. Ama, eğer çok meşakkatli olacaksa da arada bir partnerimi boşladığımı kabul etmeliyim.
Tabii olayı daima ondan dinlemende fayda var. Çünkü benim “arada bir” dediğim şeyin “büyük çoğunlukla” olduğuna dikkatimi çekti geçen gün. Dediğine göre, onun orgazm yaşamadığı cinsel ilişkilerimiz, cinsel ilişkiler meclisinde anayasayı referanduma falan gerek olmadan değiştirebilirmiş. (O tam böyle demedi, gündemi seks hayatıma ben sıkıştırıyorum.)
Şimdi sorunun özüne inelim: Benim seksten beklentilerim arasında, partnerimin orgazm olması var mı?
Örneğin, partnerim orgazm olmadıysa o seks benim için tatmin edici midir?
Ya da, orgazm oluşunu görmek bana kendimi nasıl hissettirir? (Nasıl hissettirir derken tahrik olmalardan falan bahsetmiyorum, hemen sulandırma işi. Bir partner olarak kendime verdiğim değeri, kendi öz-değerlendirmemi nasıl etkiler? Onu soruyorum.)
Ve yahut, partnerim ne sıklıkta ve kaç kez orgazm oluyorsa kendi performansımı başarılı kabul ederim?
Biliyorsun şimdi yeni bir moda var. Köşe yazısı, yorum, makale falan yazarları, yazıları olgunlaşıp çetrefillenince, bir anda soru sorma formatına dönüp ortama “beraber düşünelim” havası veriyorlar. Böylece okurla bu suç ortaklığını kurunca, kendileri bu soruların yanıtlarını vermekten kaçabiliyorlar. “Ahanda böyle ucunu açık bıraktım.” bahanesiyle, yazıyı en kilit yerinde kesiveriyorlar.
Ben de modaya uyacağım, çünkü işime geliyor.